Science dergisinde yayınlanan makaleye göre, gezegen büyük miktarda karbon salımı ve ısınma yaşadığında doğal soğutma mekanizmaları bazen aşırıya kaçarak sıcaklıkları başlangıç noktasının çok altına düşürebiliyor.
Bilgisayar simülasyonlarında bazı senaryolarda 6 dereceyi aşan soğumalar görüldü. Bu değer, bugünkü iklim ile son buzul çağının en soğuk dönemi arasındaki farktan daha büyük.
Araştırmanın yazarlarından jeolog Andy Ridgwell, “Sonunda bir sonraki buzul çağının 50 bin, 100 bin ya da 200 bin yıl içinde başlamasının çok önemi var mı? Bizim şimdi odaklanmamız gereken, süren küresel ısınmayı sınırlamak” dedi.
Mekanizma nasıl işliyor?
Normalde kaya ayrışması atmosferden karbondioksiti emerek gezegeni dengeliyor. Ancak modellemeler, deniz ekosistemlerinin sürece daha hızlı müdahale edebildiğini gösteriyor. w
Karasal kayaların çözülmesiyle okyanuslara fosfor gibi besinler akıyor, bu da deniz yaşamında büyük değişikliklere yol açıyor. Oksijeni az sularda tabana gömülen organik madde atmosferden çok daha fazla karbon çekiyor ve aşırı soğumaya neden oluyor.
Geçmiş buzul çağlarıyla bağlantılı
Bilim insanlarına göre bu mekanizma, Dünya tarihinde ‘kar küresi’ olarak bilinen aşırı buzullaşma dönemlerini de açıklayabilir.
Büyük oksijenlenme olaylarının yaşandığı dönemlerle buzul çağlarının çakışması, uzmanlara göre tesadüf değil.
Günümüz için ne ifade ediyor?
Araştırmacılar, bu etkinin günümüzde çok daha hafif olacağını ancak bir sonraki buzul çağına kadar olan süreci kısaltabileceğini belirtiyor.
Bu bulgular, küresel ısınmanın sadece sıcaklık artışıyla değil, uzun vadeli iklim istikrarıyla da oynayabileceğini ortaya koyuyor.