İsrail’in 7 Ekim’den itibaren Gazze’ye yönelik başlattığı yoğun saldırılar sonrasında uluslararası insan hakları kuruluşlarınca Batılı ülkelere İsrail’e silah satışlarını durdurmaları yönünde çağrılar yapıldı. Geleneksel olarak İsrail ile yakın ilişkilere sahip İtalya’da da bu konuda sık sık siyasi tartışmalar yapıldı.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Ekim 2023’ten bu yana İtalya’nın İsrail’e silah sağlayıp sağlamadığı özellikle muhalefet tarafından tartışmaya açılsa da Başbakan Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti bu iddiaları reddetti.
İtalya’da bu konudaki siyasi tartışmalarda anayasanın, “saldırı savaşlarını reddeden, İtalya’nın bu tür savaşlara girmesini yasaklayan ve de Birleşmiş Milletler kararlarına uygun olmadığı ve meşru müdafaa olmadığı sürece çatışan taraflara silah göndermeyi yasaklayan” 11. maddesine atıf yapılıyor.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, bu yöndeki sorular üzerine birçok kez yaptığı açıklamalarda anayasanın ilgili maddesine de atıf yaparak, “7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’e silah göndermediklerini” vurguladı.
Savunma Bakanı Guido Crosetto ise Mart 2024’teki açıklamasında, “7 Ekim’den sonra İsrail’e silah ihracatı için (hükümet tarafından) yeni bir yetki verilmedi. 7 Ekim’den önce yetkilendirilen lisanslar büyük ölçüde kullanıldı. Geri kalan kısımda ise değerlendirmeler vaka bazında yapıldı ancak Gazze Şeridi’ndeki sivil halka karşı herhangi bir kullanım söz konusu olmadı.” ifadesini kullandı.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de Ekim 2024’te parlamentonun üst kanadı Senato’da yaptığı konuşmada, “Gazze’de operasyonların başlamasının ardından hükümet derhal tüm yeni ihracat lisanslarını askıya aldı. 7 Ekim’den sonra imzalanan anlaşmaların hiçbiri uygulanmadı. İtalya’nın tüm yeni lisanslara yönelik tam bir engelleme kararı aldığını hatırlatmak isterim; bu tutum, Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık gibi ortaklarımızın uyguladığından çok daha kısıtlayıcıdır, bu ülkeler yeni lisanslar konusunda hâlâ duruma göre değerlendirme yapmayı sürdürürken, biz her şeyi tamamen durdurduk.” dedi.
“Meloni İsrail’e silah satışını durdurdu”
Uluslararası Siyaset Araştırmaları Merkezi (CeSPI) Türkiye Gözlem Merkezi Koordinatörü Dr. Valeria Giannotta, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, “İtalya hükümetinin İsrail ve devam eden çatışmalar konusundaki tutumu oldukça tartışmalı. Giorgia Meloni liderliğindeki İtalya, her zaman İsrail’e ve onun ‘var olma hakkına’ destek ifade etmiş ve Filistin çatışmasına ilişkin de ‘iki devletli çözümün’ gerekliliğini savunmuştur.” diye konuştu.
Giannotta, Roma ile Tel Aviv arasındaki ilişkilerin ideolojik ve siyasi boyutların ötesinde, güvenlik, savunma ve istihbarat alanlarında da güçlü tamamlayıcılıklarla şekillendiğini belirterek, “İtalya, savunma tedariki açısından bir partner ülke konumundayken; İsrail de Roma’nın faydalandığı istihbarat sistemleri açısından önemli bir ortaktır. Ticari ilişkiler ve işbirlikleri sürdürülse de, şiddetin tırmanması ve çatışmanın Lübnan’a yayılması üzerine ki bu bölge İtalya’nın önemli çıkarlarının bulunduğu bir alandır, Meloni tutumunu yeniden gözden geçirmiş ve İsrail’e silah satışını durdurdu.” ifadelerini kullandı.
Giannotta, siyasi düzlemde İtalya’nın, halen İsrail-Filistin çatışması konusunda kutuplaşmış bir durumda olduğunu ve muhalefetin, hükümeti Tel Aviv’e fazla yakın durmakla eleştirdiğine işaret etti.
Mauri, İtalyan hükümetinin, İsrail’e silah satışı konusundaki yaklaşımını tutarlı buluyor
İtalyan Savunma ve Güvenlik Analisti Paolo Mauri de Savunma Bakanı Crosetto’nun açıklamasına işaret ederek, “İtalyan hükümetinin İsrail’e silah satışı konusundaki tutumu, hem sözleşme yükümlülükleriyle hem de anayasal hükümlerle tutarlıdır. Savunma Bakanı Guido Crosetto, bu konuda geçen yıl mart ayında oldukça net bir açıklama yapmıştı. Crosetto, parlamentodaki konuşmasında, ‘sadece daha önce imzalanmış siparişlerin yerine getirildiğini, bunların da Gazze’de sivillere karşı kullanılmadığından emin olmak için gerekli kontrollerin yapıldığını’ belirtmişti.” diye konuştu.
Bu noktada Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsünün (SIPRI) İsrail’e silah satışlarıyla ilgili raporundaki detaylara bakmaları gerektiğini ifade eden Mauri, “Söz konusu olan silahlar, Alman yapımı MEKO sınıfı dört korveti donatan dört adet 76 mm’lik ‘Super Rapido’ deniz topudur. Bu korvetler 2020 ile 2023 yılları arasında hizmete girmiştir. Topların montajı İsrail’de gerçekleştirilmiş olup, teslimatlar 2022 ve 2023 yıllarında yapılmıştır. Ancak söz konusu sözleşme 2015 yılında, yani Gazze Şeridi’ndeki askeri operasyonların başlamasından çok önce imzalanmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Mauri, savunma konularına hakim olmayan bazı basın yayın organlarında İtalya’nın İsrail’e sağladığı T-346 uçakları için de “muharip uçak” tanımlamasının kullanıldığını bunun da yanlış olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Aslında Tel Aviv’in 2012 yılında (İtalya’dan) sipariş ettiği ve 2014–2016 yılları arasında teslim edilen pilot eğitim uçaklarıdır. Bildiğimiz kadarıyla bu uçaklar hiç savaş operasyonlarında kullanılmamıştır. Bunun temel sebebi, T-346’ların 5. nesil savaş uçaklarına yönelik ileri düzeyde eğitim amaçlı üretilmiş olması ve İsrail Hava Kuvvetlerinin zaten F-15, F-16 ve F-35’lerden oluşan geniş bir muharip uçak filosuna sahip olmasıdır.”