Konya’daki Tesiste 7 Yılda 100 Bin Civarında Keklik üretildi

Enstitü bünyesindeki modern üretim tesisinde anaç kekliklerden elde edilen yumurtalar, kuluçka tesisindeki makinelere tek tek yerleştiriliyor.

Ortalama 24 günde yumurtadan çıkan ve hazırlanan geniş kafeslere alınan civcivlerin besleme ve bakımları özenle yapılıyor.

Yetişkinliğe ulaşan kekliklerin doğaya salınmasıyla, ekosistemdeki yırtıcı av dengesinin korunmasına, böcek popülasyonunun doğal yolla kontrol altına alınmasına katkı sağlaması da hedefleniyor.

📲 Artık haberler size gelsin

AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı

🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

“Çekirge mücadelesi için bizden keklik talep ediliyor”

Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü İlker Topal, AA muhabirine, keklik üretim ve salım çalışmalarını her yıl düzenli olarak gerçekleştirdiklerini söyledi.

Bu çalışma sayesinde doğadaki biyolojik çeşitliliğe katkı sağladıklarına dikkati çeken Topal, hem yaban hayatını koruduklarını hem de tarımsal üretimde bazı böcek türleriyle mücadelede kekliğin yardımcı olduğunu anlattı.

Kekliğin tarımsal alanlardaki çekirge, süne gibi zararlılara karşı “biyolojik ajan” olarak değerlendirildiğini belirten Topal, “Süne olan bölgelere, resmi çalışmalarla bu zararlının popülasyonunda azalma olduğu görülmüştür. Son yıllarda çekirge mücadelesinde de yoğunlaşma var. Türkiye’nin bazı bölgelerinde özellikle çekirge mücadelesi için bizden keklik talep ediliyor.” ifadelerini kullandı.

“Bu canlı bizim için önemli bir genetik materyal”

Ekolojik açıdan kekliğin doğada önemli bir figür olduğuna değinen Topal, şöyle konuştu:

“Bir dönem aşırı ve bilinçsiz avlanma yüzünden nesli azalmış bir hayvanımızdı. Son dönemde Bakanlığımızın aldığı tedbirler ve salım yapılan bölgelerdeki yasaklarla beraber hayvanın popülasyonunun artmasını bekliyoruz. Avcılardan da yaban hayatını korumaları yönünde bilinç göstermelerini istiyoruz çünkü bu canlı bizim için önemli bir genetik materyal. Bu türü korumak hepimizin görevi.”

Topal, ekim ve mart ayları arasında salım yaptıklarını, kekliklerin yaban hayatında bir nesil atladıktan sonra kendilerini kurtardığını, doğada kendi üremelerini ve gelişimlerini sağlayabildiğini kaydetti.

Üretimlerinin bir bölümünü Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne verdiklerini, bir bölümünü de kendilerinin doğaya saldığını, talep üzerine üreticilere temin yapabildiklerini anlatan Topal, sözlerini şöyle tamamladı:

“Tesiste üç dişiye bir erkek düşecek şekilde anaçlarımızı kümeslerimize yerleştiriyoruz. Yıllık yumurta üretim miktarımız 35 bin civarında. Talebe göre değişmekle beraber yıllık ortalama 10-15 bin keklik üretimi yapıyoruz. Üretime başladığımız günden bu yana 7 yıl içinde toplam 100 bin civarında keklik ürettik ve bunların yüzde 70-80’i doğayla buluştu.”

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.