Prof. Dr. Yeniad’tan Göz Kapağı Düşüklüğünde Cerrahi Tedavi Uyarısı

Prof. Dr. Yeniad, yazılı açıklamasında, her yaş grubunda görülebilen, göz kasının zayıflamasına veya hiç çalışmamasına bağlı ortaya çıkan hastalığa göz kapağı düşüklüğü denildiğini belirtti.

Göz kasının hiç gelişmediği durumlarda bebeklerin bir veya her iki göz kapağı düşüklüğüyle doğduğunu, göz kapağının kapandığı durumlarda acilen müdahale edilmesi gerektiğini vurgulayan Yeniad, göz kapağını kaldıran kasın yaşa bağlı zayıflamasıyla da göz kapağı düşüklüğü yaşanabileceği, cerrahi müdahaleyle güçlendirilip, göz kapağı seviyesinin eski haline getirildiğini kaydetti.

📲 Artık haberler size gelsin

AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı

🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

. Dr. Yeniad, göz kapağı cildinin sarkmasına bağlı olarak gelişen durumun ise gerçek anlamda bir düşüklük olmadığına dikkati çekerek, “Göz kapağını kaldıran kas sağlamdır ancak cilt fazlalığına bağlı olarak cilt sarkar, kirpiklerin üzerine doğru gelir. Hatta ilerleyen durumlarda görmeyi engeller. Alt göz kapaklarının altındaki torbalar da buna eşlik eden yaygın bir problemdir.” ifadelerini kullandı.

“Blefaroplasti” operasyonunun lokal anestezide sadece kapakların uyuşturulmasıyla gerçekleştirildiğini, hastanın aynı gün evine gidebildiğinin altını çizen Yeniad, buradaki temel amacın fazla cilt ve yağlardan kurtulurken kişinin mizacını ve yüz şeklini değiştirmeden daha genç bir görünüm kazandırmak olması gerektiğini belirtti.

“Cerrahi tedavide tecrübe son derece önemli”

Prof. Dr. Yeniad, “Göz kapağı düşüklüğünde yanlış tedavi uygulandığında yüz güldürücü sonuçlar alınamaz. Bu nedenle cerrahi tedavide tecrübe son derece önemlidir. Tanı yöntemleri arasında en önemlisi göz kapağını kaldıran kasın ne kadar çalıştığıdır. Eğer bu kas iyi çalışıyorsa ameliyat sonrası sonuçlar çok daha iyi olmaktadır.” değerlendirmesini yaptı.

Göz kapağı düşüklüğünde en önemli şeylerden birinin göz kapağı yüksekliğinin ayarlanması olduğuna işaret eden Yeniad, şunları kaydetti:

“Kapak yüksekliği az veya çok ayarlanırsa istenen sonuç alınamaz. Yetersiz veya fazla düzeltmelerde tekrar ayarlama yapılmalıdır. Özellikle frontal askı cerrahisinde fazla düzeltmelerde göz kapağı yeterli esneklikte olmaz ve kapanmada problemler yaşanabilir. İyi kapanmayan göz kapakları nedeniyle saydam tabakamız korneada çok ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir. Göz kapağı düşüklüğü sadece kozmetik bir sorun olarak görülmemelidir. Görme problemlerine yol açabilen ciddi bir göz hastalığı olarak kabul edilmelidir.”

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.