ABD’nin 23 Haziran’da İran’ın nükleer tesislerine düzenlediği saldırıların ardından 77,81 dolara kadar yükselerek yaklaşık 5 ayın zirvesini test eden Brent petrolün varil fiyatı, aynı gün Tahran’ın Katar’daki ABD üssünü hedef almasının sınırlı bir yanıt olarak değerlendirilmesiyle yüzde 8,5 düşerek günü 69,48 dolardan kapattı.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Böylece, Brent petrolde Temmuz 2022’den bu yana en büyük günlük kayıp görüldü.
İran ve İsrail arasında 24 Haziran’da ateşkes sağlandığına yönelik haberlerin ardından günlük yaklaşık 20 milyon varil petrol ve petrol ürününün taşındığı Hürmüz Boğazı’nda arz kesintisi yaşanmayacağı beklentisinin güçlenmesi de fiyatlardaki düşüşü hafta boyunca destekledi.
Bu doğrultuda, Brent petrolün varil fiyatı 27 Haziran ile sona eren haftada yüzde 12,6 düşüşle 66,33 dolara gerileyerek Mart 2023’ten bu yana en büyük haftalık düşüşünü kaydetti.
“OPEC+ grubunun adımları yakından izlenmeli”
Dünyanın önde gelen petrokimya veri sağlayıcılarından ICIS’in Petrol Piyasaları ve Enerji Dönüşümü Direktörü Ajay Parmar, AA muhabirine, fiyatların seyrinin 6 Temmuz’da yapılacak OPEC ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ toplantısından çıkacak sinyallere bağlı olacağını söyledi.
Parmar, toplantı sonrası üretim planlarına ilişkin net bir sinyal alınana dek fiyatların mevcut seviyelerde dengelenmesinin beklendiğini belirterek, “OPEC+ grubu arzı artırmayı tercih ederse fiyatlar mevcut seviyelerden gerileyerek 60-65 dolar bandına inebilir.” dedi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın petrol fiyatlarını düşürme yönündeki baskısının sınırlı etki yarattığını vurgulayan Parmar, “Petrol talebi mevsimsel olarak zirve seviyelerde ve bu durum fiyatları destekliyor. Ancak asıl belirleyici unsur arz tarafında ve burada kontrol OPEC+ grubunun elinde.” ifadelerini kullandı.
Parmar, piyasa oyuncularının OPEC+ ülkelerinin atacağı adımları yakından izlemesi gerektiğini belirterek, “İlerleyen süreçte fiyatlar üzerinde en büyük etkiyi yaratacak unsur, OPEC+ grubunun üretim kararları olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Uzun vadeli düşük fiyatlar, üretim açısından sürdürülebilir değil”
Middle East Economic Survey (MEES) Dergisi Körfez Uzmanı Yesar Al-Maleki ise İsrail ve İran arasındaki çatışmalarda hayati öneme sahip petrol altyapılarının hedef alınmaması ve piyasada arz fazlası bulunmasının fiyatları desteklediğine işaret ederek, “Tel Aviv ile Tahran arasındaki gerilimin tırmandığı dönemde dahi OPEC+ üreticilerinin kesintileri azaltmaya devam etmesi fiyat oynaklığını sınırladı.” diye konuştu.
Artan yaz talebinin kısa vadede fiyatları yukarı çekebileceğine dikkati çeken Al-Maleki, “Brent petrol şu anda varil başına 68 dolar seviyesinde, bu da kriz öncesi nisan ve mayıs seviyelerinin oldukça üzerinde. Ancak, yılın son çeyreğinden 2026’nın ilk çeyreğine kadar beklenen arz fazlası, fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı yaratabilir.” dedi.
Trump’ın petrol fiyatlarını düşürmeye yönelik çağrılarının ABD’li üreticiler üzerindeki etkisine de değinen Al-Maleki, “Kısa süreli fiyat artışları üreticilerin fiyatları yıl boyunca güvence altına almalarına yardımcı olmuş olabilir ancak uzun vadeli düşük fiyatlar, üretim açısından sürdürülebilir değil.” ifadelerini kullandı.
Al-Maleki, piyasa oyuncularının OPEC+ grubunun adımlarını yakından takip etmesi gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“En kritik unsur OPEC+ grubunun politikaları. Grup, küresel petrol piyasasında merkez bankası işlevi görüyor. Yaz aylarında görece yüksek olan talep, ağustosta bazı üyelerin üretimi hızla artırmasına neden olabilir. Bazı ülkelerin daha önce hedefin üzerinde üretim yapması, kota artışlarının beklenen ek arzı sağlamasını zorlaştırabilir. Grubun yılın geri kalanı ve 2026 boyunca izleyeceği yol haritası merakla bekleniyor.”
Norveç merkezli araştırma kuruluşu Rystad Energy’nin Kıdemli Başkan Yardımcısı Jorge Leon da fiyatların gelecek haftalarda daha da gerileyebileceğini vurgulayarak, “Fiyatların 60 dolar seviyesine doğru ilerlediğini düşünüyorum.” dedi.
Leon, bu beklentinin, küresel jeopolitik risk priminin azalması, OPEC+ grubunun üretimi artırmaya devam edeceği beklentisi ve İran’ın Çin’e serbest petrol satışının devam etmesinden kaynaklandığını belirterek, “Bu etkenler, önümüzdeki haftalarda aşağı yönlü bir piyasaya işaret ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.