İngiliz özel kuvvetlerinin eski mensupları Kevin Godlington, Anthony Stazicker, Garth Miller ve Alistair Carns’dan oluşan “Xenon” adlı dağcı grup, 16 Mayıs’ta Londra’dan yola çıkarak yalnızca beş gün içinde dünyanın en yüksek noktası olan Everest’in 8 bin 848 metrelik zirvesine ulaştı.
- İngiliz dağcılardan oluşan “Xenon” isimli grup, Everest’in zirvesine ulaştı
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Genellikle Everest’e tırmanışlarda dağcılar, vücudun düşük oksijen seviyelerine alışabilmesi için haftalarca, hatta bazen aylarca kamp alanlarında kalarak dağda kademeli olarak ilerliyor.
Ancak İngiliz ekip, geleneksel olarak haftalar süren yüksek irtifaya uyum sürecini, ksenon gazı kullanarak önemli ölçüde kısalttı.
Hazırlık süreci
Tırmanıştan önce Almanya’da kontrollü dozlarda ksenon gazı soluyan ekip, haftalar boyunca evlerinde yüksek irtifa koşullarını taklit eden, içinde azaltılmış oksijen seviyeleri olan özel hipoksik çadırlarda uyudu.
Bazı uzmanlara göre, renksiz ve kokusuz bir gaz olup anestezik özellik taşıyan ksenon, solunduğu zaman vücutta yüksek irtifaya uyum sürecinde devreye giren “hipoksiye bağlı faktör (HIF)” adlı molekülü aktive edebiliyor.
Bu molekülün, kandaki alyuvar değerlerini yükselterek dokulara daha fazla oksijen taşınmasını sağlayabileceği yönünde görüşler bulunsa da bu etkilerin doğruluğu bilim camiasında hala tartışma konusu.
Nepal hükümeti inceleme başlattı
Öte yandan grubun bu başarısı, dağcılık dünyasında bazı tartışmaları da beraberinde getirdi.
Dağcıların, ksenon gazı ve hipoksik çadırları kullanması, bölgenin kültürüne ve ekonomisine zarar verdiği, performans artırıcı olduğu, bilimsel dayanağı bulunmadığı ve haksız rekabet oluşturduğu gibi gerekçelerle tartışma konusu oldu.
Nepal Turizm Bakanlığından yapılan açıklamada ise İngiliz grubun, ksenon gaz kullanımı hakkında bakanlığa herhangi bir bilgilendirme yapmadığı, konuyla ilgili soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Ksenon gazının zirve tırmanışına etkisi
“Xenon” grubundan Kevin Godlington, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Everest’in zirvesine hızlandırılmış tırmanış fikrinin hem teknik testler hem de tıbbi araştırmalar çerçevesinde şekillendiğini söyledi.
Tırmanış kapsamında, grubun diğer bir üyesi Stazicker’ın kurucusu olduğu “ThruDark” markasına ait tırmanış kıyafetlerini test ettiklerini belirten Godlington, aynı zamanda travmatik beyin hasarı geçiren askerler için nörolojik koruma sağlayabileceği düşünülen ksenon gazının da kullanımını incelediklerini aktardı.
Godlington, tırmanış öncesinde ksenon gazının, 8 bin metrenin üzerindeki irtifalarda görülebilen beyin ödemi ile 6 ila 7 bin metre arasında ortaya çıkan akciğer ödemi gibi sağlık sorunlarına karşı faydalı olabileceğini düşündüklerini kaydetti.
Kendi deneyiminden yola çıkarak, gazın, tırmanış esnasında yalnızca kafa içi basıncını hafifleterek 8 bin metrenin üzerindeki tipik şiddetli baş ağrılarını önlemeye yardımcı olduğunu ifade eden Godlington, “Kendimizi yine de halsiz, yorgun ve sersemlemiş hissediyorduk. Gazın başka fizyolojik faydasını görmedik ve kesinlikle bizi daha hızlı hale getirmedi.” dedi.
Tırmanışın zorlu tarafları
Godlington, tırmanış sürecindeki en zorlu anın, zirveden iniş sırasında ciddi şekilde rahatsızlanma süreci olduğunu söyledi.
Yolda kirli su içtiğini, bunun sonucunda da şiddetli karın ağrısı, kusma ve ishal yaşadığını belirten Godlington, “4. kamptan ana kampa kadar arkadaşlarımın yardımıyla inmek zorunda kaldım. Oksijenimiz ve erzaklarımız da tükenmek üzereydi.” diye konuştu.
Godlington, bir diğer zorluğun da hava koşulları olduğunu, bundan dolayı diğer tüm ekiplerin zirve denemesinden vazgeçtiğini kaydetti.
Eleştirilere yanıt
Godlington, ksenon gazı kullanımına yönelik tartışmaların yersiz olduğunu ve bunları önemsemediklerini söyledi.
“Bu eleştirilere yanıt vermem gerektiğini düşünmüyorum çünkü o gün zirveye ulaşan bizim ekipti, diğer dağcılar değil.” ifadesini kullanan Godlington, tırmanışı başarıyla tamamlamanın kendileri için asıl ölçüt olduğunun altını çizdi.
Godlington, “Ben bunu (ksenon gazı kullanımı) tartışmalı bir konu olarak bile görmüyorum. Başarımız ortada, zirveye ulaştık. Gazı yalnızca nöroprotektif etkisi için kullandık, herhangi bir performans artırıcı etkisini gözlemlemedik. Ksenon gazı, bizim açımızdan sadece nörolojik koruma sağlayan bir destekti, başka bir faydasını da görmedik.” dedi.
Godlington, ksenon gazına yönelik eleştirileri, dağcılık dünyasında geçmişte tartışma konusu olan destekleyici yöntemlerle kıyasladı.
İlk kez oksijen tüplerinin kullanılmasının da benzer tepkilerle karşılandığını hatırlatan Godlington, yüksek irtifa hastalıklarına karşı koruyucu olarak kullanılan diamox ve nifedipin gibi ilaçların da zamanla yaygınlaştığına işaret etti.
Godlington, birçok dağcının performansı artırmak için anabolik steroidler dahil çeşitli yöntemlere başvurduğunu söyledi.
Türk dağcılara mesaj
Godlington, dağcılıkla ilgilenen Türk sporculara seslenerek, Türkiye’nin hem güçlü bir dağcılık topluluğuna hem de eşsiz tırmanış rotalarına sahip olduğunu söyledi.
Askerlik döneminde Türkiye’de bulunduğunu ve bu süreçte tırmanış yapma fırsatı bulduğunu aktaran Godlington, doğayla bağ kurmak isteyen herkese, onları dışarıya çıkaracak hedefler belirlemelerini tavsiye etti.
Godlington, “Benim için dağcılık, günlük hayatın karmaşasından ve tekdüzeliğinden uzaklaşmanın, doğayla bir bütün olmanın yolu.” ifadelerini kullandı.